23 Kas 2011

asansörlere özgürlük!

ya kurbanınız olıyım şu asansörleri rahat bırakın daha doğrusu alışveriş merkezlerindeki asansörleri rahat bırakın daha da doğrusu bize bırakın!!!!
bak arkadaş!
bu asansörler gebeler, bebeler, neneler ve engelliler için yapılmış!!
sen ne arıyosun orada?
80 bin tane yürüyen merdiven var..
eh seninde alin ayağın sağlam maaaaşallah..
e binsene şu merdivene hem ne güzel bak bi neviiiii üstü açık asansör!
yükün çok olur anlarım e hadi çok acil bişey olur anlarım ama alışveriş merkezine zaten gezmeye geliyosun yani vakit öldüreceksin di mi???
e bizim ne suçumuz var?
yani utanmıyosunda bizim elimizde bebek arabası -çantası vs..sen elin cebinde gezmek yada yukarı yemeğe çıkmak için bile asansörü işgal ediyosun!!
yapmayın yaa nooolur biraz insaflı olun biraz aadaplı olun..
off..
yazarken bile içim sıkıldı valla..
bak utanmaza bak haala biniyo!
in çabuk ordan!!!!

pepee


kaç zamandır yazıcam diyorum zeynepciimin pepeesini ama bi türlü denk gelmedi..(hatta artık başka çizgi filmler yavaş yavaş daha çok ilgisini çekmeye başladı bile (doğal olarak)..düşünün artık ne kadar gecikmişim yazmakta..ama tabii pepeenin yeri ayrı)



zeynebin 1 numarası..çok seviyo zeynom çookkk..bende seviyorum..hastayız:) keyifli, renkli, sevimli..tebrikler ayşe şule bilgiç..zeynepcim nerdeyse 1 yıl önce keşfetti pepee’yi (evet kendisi keşfetti yavrum.. ben ondan sonra farkına vardım resmen) küçücüktü o zamanlar jenerik müziğini duyduğunda başlıyordu kıpırdanmaya, çok mutlu oluyordu küçük hanım.. eminim biçok anne bu şirin yaratık sayesinde yemeğini, işini, gücünü rahatlıkla yapıyo hatta belkide o yarım saatte dinlenmeye bile fırsat buluyo.. şimdi bir de dergisi çıkmış aldık birlikte baktık (yaklaşık 2 ay önce!!) (yuh bana yaa)..

hatta pepeeyle, şilanın resimlerini keserek dolabına yapıştırmayı teklif ettiğimizde pek bi sevindi..

                                                              

 
aaah ah bizim zamanımızda nerde böyle pepeeler mepeler bi uçan kazı hatırlarım pazar sabahları olurdu o da..
bilmem ki biz mi şanslıydık yoksa bizim sıpalar mı??

21 Kas 2011

geç kalan post-2

bayramda boludaydık..
zeynebin ışıl halası orda yaşıyor..
böyle bayram seyran vesilesiylede arada bir gidiyoruz ve her gidişimizde mutlaka gölcüğe uğruyoruz..
çok seviyoruz burayı..her mevsim ayrı güzel helede o ağaçlar..bildiğin renk değiştiriyo yaa.. bayılıyorum..

bol oksijen, duru bir göl , yeşilin, sarının, turuncunun tonları mangalsız gitmez di mi?? ha ha ha iğencim ama öyle.. orda mangalsız piknik olmuyo resmen..çoluk çocuk iyi oluyo valla, mevsimine göre kar-güneş-yağmur keyifli yanii.. 


                                                                     çok sevdiği kuzenleriyle..
                                                               arkadaşı zannediyo hepsni o ayrı;)


 zeynebin ikinci gidişi bu...hatta karda abantı da unutmayın derim..  biz bir kere gidebildik yavrucum yoktu o zamanlar umarım bu kış yine gidebiliriz..

huzur veriyor di mi?


                                          fotoğrafa bak be konuşuyo resmen..artık kim çektiyse!?

           bir sonraki bolu gezisinde buluşmak dileğiyle bizi tercih ettiğiniz için teşekkür eder..
                                                                    esenlikler dileriz..
                          koltuklarınızı dik konuma getirip bir sonraki posta hazırlanın..
                                                                   BAYMA BURCU!
            

18 Kas 2011

geç kalan post-1

valla nerden başlasam bilemedim..
sırasıyla;
öncelikle cumhuriyet bayramınızı kutlarım, ardından kurban bayramınızı, ardından atamı anarım 10 kasım vesilesiyle..
dilerim mutlu günler bekliyordur hepimizi, ülkemizi..

en son;

sinemaya gittik demiştimya işte o gece zeynep annannesinde kaldı..ilk defa diceem ama ondan önce birde 14 aylıkken apandist ameliyatı olduğumdan bir gece zorunlu olarak ayrı kalmıştık..
Şimdi ise kalmasını biz istedik yani alışmasını istedik..daha doğrusu hayat bu olurda yine kalmak zorunda olursa yada kalmasını istersek yada kendisi isterse hem ne biliyim karı var kışı var bi başlangıç olsun istedik..zaten en mutlu olduğu yer orası dede ve dayıyla özlem gideriyor, ahali sayısı artıyor üstünede ilgi, alaka, oyunda olunca değmeyin keyfine..

biz sinemaya iş çıkışı gittik, zeynepcim de zaten o gün annannesindeydi..sinema öncesi, arası, çıkışı ve yatmadan önce annemi epey bi baydım (zeynepte benim gibi olursa mıçtım) sanki çocuk hergün annannesiyle değil.. tuhafım yaa..ama işte hani o gün işten dönme vaktimizde de bizi göremeyince huyu suyu değişti mi merak ediyo insan, halbuki ortama zaten alışkın neyse gayet keyifli geçirmiş akşamı..çizgi film, legolar, mamalar derken 23:30 gibi yatmış (tabiiki normalde o saatte uyumuyor ama gündüz uykusu kaçıp geri gelmeside saat 15:30’ u bulunca 18:30’da da uyanınca o saati bulmuş yatması) neyse gece ve sabaha karşı uyanıp “anne” demiş annemin sesini duyuncada “annanne” diyerek suyunu içip tekrar uyumuş bebişim mışıl mışıl..tamda tahmin ettiğim gibi, yani zaten hep annemle olduğundan yadırgamadı tabii yavrum ama hani dedim belki gece gece aklına düşeriz belli mi olur çocuk bu..





ertesi günde işlerimizi bitirip öğlen aldık soluğu zeynocuğumun yanında sonra gezmelere götürdük hatta annannesinide aldık (sağolsun valla ben o kadar yani anam kadar olamam yaaa..isterim o ayrı..allah bin kere razı olsun ondan ne diyim..)



Neyse açık havada güzel bir öğleden sonra geçirdik..çok eğlendi yavrucum.eh onun mutluluğunu görünce biz zaten mutlu olduk..

not:: zeynepcim biliyosun di mi kuzucum tüm bu detaylar ilerde okuduğunda seni gülümsetmek için..(dış ses)
bi gülmede o zaman görüşüceez küçük hanım manyak mıyız detay yazıyoz bu kadar!!! (iç ses)

Sayfalar