25 Oca 2012

grip girls..

bu kış malesef hastalıktan bir türlü kurtulamadık..
5 gündür öksürmekten helak olmuş bir yavrucak ve sürekli kırmızı burunla gezen bir anne veee onları yanlız bırakmayan, mutfak dolabındaki esaretlikleri yine mutfak tezgahında son bulan renk renk, boy boy şuruplar ve burun damlalarının yanı sıra alternatif tedbiride elden bırakmamak adına turp ve soğandan ayrı ayrı faydalanılarak elde edilmiş ballı ev yapımı şuruplar ve pek tabii harnup pekmezi..
(yanlız bunca şeyin arasında zeynebin öksürüğüne hangisinin iyi geldiğinide kestirmek zor olacak ama öksürük o kadar inatçı çıktı ki seferberlik başlattık napalım)
gerçi bunları zeynebe veririken üç denemeden sadece birinde ancak başarılı olabiliyoruz hatta hiçbirşey yemiyor bu aralar, sadece süt içiyor:(  gerçi şurup içerken çok zorlamıyor ama yinede sanılmasınki çocuk kaşık kaşık bunları götürüyor..bilakis hepsine aynı uzaklıkta yani çook uzakta!
çevremdeki çocukların hepsi hasta bu ara hele öksürük haftalarca geçmiyor:(
üstelik biz aşılıyız (toprak, gübre..arada bi su isteriz işte:) )
evet, grip aşısı!
yani aşılansakta mı hastalansak? yoksa aşılanmasakta mı hastalansak? vahim yani:(
ben çözemedim varsa çözen buyursun..çünkü artık daha beter ettiğine inanmaya başlıyorum..
neyse vazgeçtim bu konuya girersek çıkamayız..

yanlız bu yılki salgında ayrı bi inatçı çıktı.
gerçi ben bir domuz gribi hatırlarımki....
o zaman iki-üç-dört aylık (eh bir kış dönemi işte) olan zeynepciğime bulaşacak korkusuyla bildiğin sıyırmıştım..yani insan minicik kuzusuyla evde bir süre kapalı kalıp her akşam haberlerde "bugün domuz gribine 8573. kurbanı verdik" cümlelerini peş peşe duyunca dünyanın sonu geldi sanıyo:((
neyse bu sanrılar arasında bende domuz gribinden nasbimi almıştım sonunda ve üç gün şaftım kaymıştı.. tabii kahroldum zeynebede geçti geçecek diye sormayın gitsin:( daha doktor domuz gribinin "d" sinde iken ben başlamıştım ağlamaya evde bebeğim var ya ona da geçtiyse ya geçerse..aahhh ah..( o günleri hatırladımda)
bebişimi bile çok küçük olduğundan (iki buçu aylık) tıbbi maskeyle emzirip yanına birkaç gün pek yaklaşmamıştım..eh insan taze anne olunca evhamsız günü geçmiyor.. neyse nerden nereyeee..
hoş "nerden nereye" abartı oldu bence çünkü o gripten bu gribe nereye olacak!
hatta kuştan tavuğa, tavuktan domuza, domuzdan koyuna derken giriverir yine koynumuza..
sinsi seniii!!!
neyse bitmez bu, hatta ömrümüz olursa seneye hazırlarız yine buna benzer bir post aksıranlar, tıksıranlar..
yazının sonuna geldik eh artık bağlamakta gerekiyor tamam baştan kabul ediyorum biraz klişe ama en güzel dileklerini sunarak kapatıyorum..
herşeyin başı sağlık diyen ne de güzel demiş hepinize sağlıklı günler..

imza
kırmızı burun! (ama geçti artık)

19 Oca 2012

zeynodan seçmeler 4

kedi - naaavv (artık kedi demeye başladı)
para - palla
tuutu - turşu
dööddüü - gözlük
amaa - elma
kanun - kavun
gaayi - galip (beybabası)
doçç - doğaç (kuzeni)
nenne - uyumak (klasik)
aaş - yaş
kıçık - kaşık :-)
dıdıı - yıldız

bu arada tabii güzel cümleleride var evlatçığımızın..
genelde;

"ben mama ıı ıı"
"ben nenne ıı ıı"
"ben aç ıı"

ben bayılıyorum bu tip cümlelerine..
aslında hep olumsuz cümleler olduğu ve beni kudurttuğu için (ben aç değildim, ben uyumayacağım vs..) sevmemem lazım ama cümlenin mantığı ve söyleyişi çok hoşuma gidiyor napıyım:)

16 Oca 2012

bu aralar..

yazmamaktan yazdığımıda yayınlamayı beceremedim:(
neyse;
yine bi 15 gündür kal geldi resmen bana..
valla çenem kadar elimde durmasaydı postsuz kalmazdınız bilesiniz..
yılbaşına kısaca bi dönersek ki bu dönüş zeynoş için..canım kızanım, balam, yavrum herşeyim, bu üçüncü yılbaşımızdı birlikte girdiğimiz..sibel halanlarda çoluk çocuk yaklaşık bi 20 kişiyle birlikte merhaba dedik 2012'ye..her ne kadar koy kaldır, getir götür derken başım dönerek girdiysemde yeniyıla yinede güzel geçti gecemiz sense 12'ye bikaç dakika kala kucağımda uyuyakaldın..
umarım sağlıklı mutlu ve huzurlu bir ömrün olur zeynebim..küçük meleğim..

meleksin meleksinde az da değilsin hanii..(an itibariyle annemden telefon geldi bu kadar mı denk gelir..yeni aldığım parmak boyalarıyla dün akşam biraz boyama yapmıştın sonra ben onları kaldırdım ama iyi saklayamamış olacağımki (türkçeyi ben yinede düzgün kullanayım..bilerek söylendiği gibi yazdığımı bilmeyenlere malzeme çıkar mıyım) şu an caaanım evimiz gökkuşağından hallice..) hıh işte gördün mü zeynep hanım (seni sana şikayet ediyorum) hatta ellerinide yıkatmıyormuşsun:( yaa boşuna cennet anaların ayağının altında değilmiş..ben haftasonu ayılıp bayılıyorum zavallı anacım naapsın..küçük hanım bildiğin ergenlik bunalımı yaşıyor yaa...ben yapıcam, ben alıcam, ben getiricem (tamam tamam GETİRECEĞİM! )

bu yaşlar zor yaşlar gerçi bu sıpaların terrible-lları, horrible-ları da bitmek bilmiyo, bir de arada bir o ağlamadan bozma, ses kısılana kadar kendini zorlama, yalancıktan paralanma hallerin yok mu zeynep işte o anlarda böyle sakiiin, sanki dağ manzarası izliyormuş gibi kıpkırmızı geçmiş çocuklarını izleyen hatta bu sefer uzun sürer bi yeşil çay patlatıyım en iyisi diyen annelere çoooooooooooook özeniyorum..
aslında sanırım ben biraz daha sabırlı olsam krizi daha rahat yönetebileceğim ama itiraf etneliyim ki karşımdakinin çocuk olduğunu çoğu zaman unutuyorum:((
neyse bunların hepsi birer süreç ve doğal olanı yaşadığıma da sevinmiyor değilim hani..

bu arada dün sevgili anneciğimin doğumgünüydü..onu çooook ama çok seviyorum..
hep yanımda olduğu, bana, hatta şimide çocuğuma katlandığı ve böylesine fedakar olduğu için ona binlerce kez teşekkür ediyorum..
iyiki doğdun..
iyiki benim annemsin hatta iyiki zeynomun annannesisin..

Sayfalar